حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
No: FL–BA–2021–MB–TR–02 |
H. 3 Cumâde’s Sânî 1442 M. Cumartesi, 16 Ocak 2021 |
Filistin Seçimleri, Yıpranmış Otoritenin Meşruiyetini Yenilemek İçin Umutsuzca Bir Girişimdir, Kurtuluş Yolu, Allah Yolunda Cihat İçin Ümmet ve Ordularından Yardım ve Zafer Talep Etmektir
Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, Cuma akşamı üç aşamalı genel seçimler yapılmasını öngören kararnameyi imzaladı. Kararnameye göre 22 Mayıs 2021’de milletvekili ve 31 Temmuz 2021’de de başkanlık seçimleri yapılacak. Milletvekili seçimleri sonuçları, Filistin Ulusal Konseyi kurulmasının ilk aşamasıdır. Ulusal Konseyin kuruluşu, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) kuruluş ilkeleri gereği ve ulusal sözleşmelere uygun olarak 31 Ağustos 2021’de tamamlanacak. Mümkün olan her yerde Ulusal Konsey seçimleri gerçekleşecek.
Olayların gidişatını takip edenler, Filistin yönetimi ve liderleri gerçeğini bilenler, ciddi olduğunu düşünülürse seçimler yapma kararının öznel olmadığını, Yönetim ve FKÖ’nün meşruiyetini yenilemek için uluslararası toplumun bir talebi olduğunu fark eder. Özellikle de yıprandıktan, kredibilitesi sıfırlandıktan, Filistin Yönetimi ve FKÖ ile Filistin halkı arasındaki uçurum herkesçe malum olduktan sonra.
Filistin Yönetimi ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün meşruiyetinin yenilenmesi, yeni ABD yönetiminin gelişiyle birlikte sömürgeci Batı projelerine yeniden start verilmesini ve müzakerelere -otoritenin can damarıdır- dönülmesi için hazırlık yapılmasını amaçlıyor. Yeni ABD yönetimi de selefleri gibi Filistin sorununu, vizyonuna ve sömürgeci planlarına uygun olarak tasfiye edebileceğini sanıyor.
Seçimler, kurtuluş ve direniş için değil, müzakereler ve ödünler için bir gerekliliktir. Eğer yapılırsa bu seçimler, Filistin’den geriye kalanı müzakere edecek seçilmiş bir liderlik üretmeyi amaçlıyor. Müzakereciler ve yaklaşımları üzere olanlar, kısır bir döngü içinde dönüp duracak olan bu müzakereler ile eğlenecekler, buna karşılık, yerleşim yerleri genişleyecek ve mübarek toprakta Yahudi varlığının varlığı güçlenecektir.
Filistin sorununun yaşadığı kötü gerçeklik, Müslüman ülkelerdeki rejimlerin ihanetinden ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün imzaladığı utanç verici anlaşmalardan kaynaklanıyor. Filistin sorunu aynı yolda yürümeye devam edildiği sürece asla çözüme kavuşmayacaktır. Bir mümin aynı delikten iki kere ısırılmaz.
Filistin Yönetimi ve Kurtuluş Örgütünün, Batı planlarına uygun hareket ederek, toprak, onur ve kutsalları peşkeş çekerek, Filistin halkına bıraktığı siyasi, ekonomik ve sosyal felaketlerin ölçeği, Filistin halkına iddia edilen siyasi süreçten uzak durmayı, şekli veya resmi ne olursa olsun tüm sömürgeci Batı projelerini reddetmeyi gerektirir. İki devletli çözüme dayanan tüm anlaşmalar, şeran geçersizdir ve yürürlüklerini sürdürmek, Allah’a, Rasûl’üne ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra’sına ihanettir. İnsanlar, otoritenin sömürgecinin elinde Filistin halkına zulmeden, dinleriyle savaşan, Filistin sorununun tasfiyesine doğru adım atan, işgali perçinleyen mücrim kötü niyetli bir araçtan başka bir şey olmadığını gördüler, duyumsadılar.
Bu seçimler “barış” ve işgalci ile müzakere temelinde yapılacaktır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra’sını kurtarma ve Yahudi varlığının kökünü mübarek toprağın tamamından kazıma çağrısı amacından dolayı gerçekleşmeyecektir. Bu, seçimlerin reddedilmesini, hatta tasfiye projelerine doğru bir adım olması itibariyle tarihin tozlu raflarına kaldırılmasını gerektiriyor.
Filistin sorunu, İslam ümmetinin sorunudur, hiçbir zaman sömürgecilere ipotekli yozlaşmış, bozguncu FKÖ’nün sorunu olmamıştır. Acımasız işgal altında inim inim inleyen mübarek toprak için yegâne çözüm, tamamen özgürleştirilmesi ve yeniden ümmetin bağrına kavuşturulmasıdır. Böylece bugün kalplerinde olduğu gibi tekrar Müslüman ülkelerin tacındaki bir mücevher olacaktır. Yahudi varlığı ve beraberinde Batılı ülkeler, Filistin sorununu İslam’dan ve İslam ümmetinden ayırmaya hırs gösterdiler. Arap devletleri ve beraberinde Filistin Yönetimi, Yahudi varlığının güvenlik ve emniyetini sağlamak için bu ayrılığı perçinlemek için çalıştılar. Bu nedenle mübarek toprağı tekrar İslam ve İslam ümmeti ile ilişkilendirmek gerekiyor. Allah yolunda cihat ve Filistin’i tamamen özgürleştirmek için ümmet ve ordularından yardım ve zafer talep etmek elzemdir. Kurtuluş ve zaferin yolu budur. Allah’ın izniyle yakında bu mutlaka olacaktır. Sömürgecilerin, uşak yöneticilerinin ve sürülerinin çabaları, bu pusulayı saptırma başarısına erişemeyecektir. Ayrıca İsra suresini Müslümanların kalplerinden söküp atamayacaklardır.
Ümmetin ordularının harekete geçeceği Allah’ın günlerinden izzetli bir günü sabırsızlıkla bekliyoruz. Ordular, bunu gerçekleştirmek için Mescidi Aksa’ya la ilahe illallah tezahüratıyla girecekler, Allah’tan zafer ve yakın fetihle müjdeleneceklerdir. Kuşkusuz bu, Allah’a zor değildir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
لَا تَقُومُ السَّاعَةُ حَتَّى تُقَاتِلُوا اليَهُودَ، حَتَّى يَقُولَ الحَجَرُ وَرَاءَهُ اليَهُودِيُّ: يَا مُسْلِمُ، هَذَا يَهُودِيٌّ وَرَائِي فَاقْتُلْهُ “Müslümanlarla Yahudiler harp etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. Hatta Yahudi, taşın arkasına saklanacak da, taş; “Ey Müslüman, şu arkamdaki Yahudi’dir, hemen gel de öldür onu!’ diye haber verecektir.” [Buhari]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Mübarek Toprak (Filistin) Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: 0598819100 www.pal-tahrir.info |
E-Mail: info@pal-tahrir.info |